"Yo siempre me había imaginado el paraíso bajo la especie de una biblioteca."
"Ben cenneti hep bir çeşit kütüphane olarak düşlemişimdir."
Jorge Louis Borges

29 Mart 2012 Perşembe

ODUN KESMEK-THOMAS BERNHARD

İnsanlarla o kadar içten birlikte oluyoruz ki, bunun yaşam boyu sürecek bir bağ olduğunu sanıyoruz ve onlar birden bir anda gözden ve gönülden ıraklaşıyorlar, gerçek bu...


İnsanlarla en içten biçimde arkadaş oluyor ve bunun gerçekten ömür boyu süreceğine inanıyor ve günün birinde bu her şeyden çok takdir ettiğimiz, hayranlık duyduğumuz, hatta sevdiğimiz insanlar tarafından hayal kırıklığına uğratılıyor ve onlardan tiksiniyoruz ve onlardan nefret ediyoruz ve onlarla hiç bir ilişkimiz kalsın istemiyoruz...tıpkı eskiden duyduğumuz eğilim ve sevgi gibi, nefretimizle de onları ömür boyu istemediğimiz için onları kafamızdan tamamen siliyoruz.



"... Sonunda ben onlara taşra mesenleri unvanını verdim, neredeyse bir karnaval nişanı gibi; benim bu acı şakamı ciddiye almışlardı. Esaslı yolculuklar yapıp bu esaslı yolculuklarda her açıdan kendilerini düzeltebileceklerden, akla gelebilecek en esaslı yolculukları yapabilecek paraları da varken, zamanlarını ve dolayısıyla onlara yılların, o birinci sınıf denen şeyi kopya etmek ile, aristokrat olma isteği ile geçirdiler. Aristokrat kopyacıları olarak, kuşkusuz iyileşmek istemedikleri için, hiçbir şeyin onları iyileştiremeyeceği aristokratlık kaçıklıkları içinde mahvoldular, diye düşündüm." Odun Kesmek, yaşanmış zamanlar arasındaki gelgitlerle bir hesaplaşmanın ağır gerçekliğinde anlatımın derinliklerine çekici bir davet. Thomas Bernhard, kendisinin tüm halleriyle baş döndürücü bir saydamlıkla yüzleşirken, Viyana sanat çevrelerinin ikiyüzlülük ve yapaylıkla örülü dünyasının üzerine bir dostunun intiharının açığa çıkardığı öfkeyle gidiyor. Thomas Bernhard, "rahatsız" varoluşunun ötesindeki düzlüklerin genişliğinde bir açıklık.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

©2012 Kitap Önerisi


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
9