"Yo siempre me había imaginado el paraíso bajo la especie de una biblioteca."
"Ben cenneti hep bir çeşit kütüphane olarak düşlemişimdir."
Jorge Louis Borges

30 Mayıs 2012 Çarşamba

VE O HİÇ BİR ŞEY DEMEDİ-HEİNRİCH BÖLL

Evlilikte yakınlaşma ve yabancılaşma temasını işleyen Ve O Hiçbir Şey Demedi, romanın iki kahramanının sesleriyle ulaşır okura. Her ikisi de değişimli olarak içsel ve dışsal yaşantılarını anlatırlar. Böylece bu iki kişinin birbirine koşut giden yaşamları ve aslında birbirine ulaşmaya çabalayan bu insanların yalnızlığı açığa çıkar. 

Küçük bir kiralık odada karısı ve üç çocuğuyla bir arada yaşamanın sıkıntısına katlanamayan Fred Bogner, onlardan ayrılır. Kiliseye ait bir büroda telefoncu olarak çalışmaya başlar. Savaş sonrası Almanyasının bir büyük kentinde sokakları arşınlar, içer ve oyun makinelerinde zaman öldürür. Karısıyla bir otelde geçirdiği hafta sonundan sonra ise kesin ayrılık kaçınılmaz görünür. 

Ancak çok geçmeden Bogner sevmekten asla vazgeçemediği karısında yepyeni bir insan bulur. Savaş sonrası Alman edebiyatının en gerçekçi ve en sarsıcı romanlarından biri olan Ve O Hiçbir Şey Demedi, Alman yazar Heinrich Böll'ü üne kavuşturan roman olarak bilinir.

“Ben birisini arıyordum, kendisiyle ömür boyunca kahvaltı edebileceğim birisini…”

Bir başyapıt bu kitap. İnsanı allak bullak eden kitaplardan biri.

Böyle kitapların gücü şurdadır: Haklarında konuşmak yerine, onların bizi kendimiz ve yaşamımız  hakkında yine kendimizle konuşturduğunu görürüz. Karanlıkta, soğuk bir odada, parmaklar yüzümüze kadar çekilmiş yorgana bir kerpeten gibi geçmiş ve dişlerimizi mi sıkarak yoksa dudaklarımızı mı ısırarak karşı koyacağımıza karar veremez bir hal içinde konuşturur üstelik. 


Fred edebiyat tarihinin en unutulmaz adamlarından biridir. Böll bu yüzyılın büyük yazarlarından biridir. Bu kitap da onun en unutulmaz kitabıdır. Necatigil çevirisi de en yakışan çeviridir.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

©2012 Kitap Önerisi


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
9